Teknoloji ve yapay zekanın rahatlığıyla çok güzel bir dünya yarattık!
Ne yazık ki bu yolda giderken Doğayı unuttuk! İklim değişikliğiyle birlikte kaos'lar arttı ve dahada artacak. Bu yüzden Biyolojik Resilience bazında, canlılarda Doğal Zeka aktivasyonu metodunu geliştirdik.
EQ-Bionics, önümüzdeki yıllarda okullarda ve pedagojide büyük bir bölümünde olduğu kadar kuruluşlarda ve İK'da da kesinlikle daha büyük bir rol oynayacaktır. İnsan anlayışının temel sorunu olan karmaşıklığı etkili bir şekilde nasıl kullanacağımızı doğal sistemlerden öğreniyoruz. Bunun için en önemli itici güç artık ekonomiden değil, sibernetik gibi karmaşık biyoloji bilimlerinden geliyor. Dünya çok hızlı değişiyor ve okullarda yeni öğretim yöntemleri hızla uyum sağlamak zorunda kalacak. Dünya çapında tamamen yeni ürünler, prosedürler ve organizasyon yapıları gerekecektir. Bize göre, en önemli yenilikler EQ-Bionics tarafından gelişir, yani doğadan sistematik öğrenmenin tüm alanı, sibernetiğin temellerine ve böylece Doğal Zeka'ya (EQ) dayanmaktadır. Bu sayede EQ-Matching yöntemine dayalı kolektif zeka ile ekipler içinde sürdürülebilir ve özgün çözümler geliştirilebilir.
Milyonlarca yıl süren evrim sürecinde doğa, bilgiyi eş zamanda iletebilmek için optik, mikromekanik ve elektriksel biyo-plazma kütlesi ağlarını kurmakta inanılmaz bir yetenek kazanmıştır.
Yani bir organizmanın tek bir hücresi bile birbirine değmez. Böylece Bilginin (enformasyonun) evrenin gerçek temel maddesi olduğunu varsayıyoruz ve mevcut tüm bilgiler evrenin her noktasında herhangi bir biyolojik yapıdan erişilebilir. Dolayısıyla quantum alanında ancak bir hologram yapı Doğal Zeka havuzu oluşturabilir, çünkü tüm biyolojik sistemler bir kaosun ardından doğal zekasıyla kendini yeniden düzenleyebilir. Başka bir deyişle; Doğal Zeka, bir sistemin Biyolojik *Resilyansını yönlendirir.
*Resilyans= Biolojik sistemlerin bozulmaya veya hasara direnerek ve hızlı bir şekilde kendilerini yeniliyerek tepki verme kapasitesidir. Yani kaos temelli dünya düzeninde, karşılıklı ISI farklılıklarına uyum sağlayabilmek.
Yani bir organizmanın tek bir hücresi bile birbirine değmez. Böylece Bilginin (enformasyonun) evrenin gerçek temel maddesi olduğunu varsayıyoruz ve mevcut tüm bilgiler evrenin her noktasında herhangi bir biyolojik yapıdan erişilebilir. Dolayısıyla quantum alanında ancak bir hologram yapı Doğal Zeka havuzu oluşturabilir, çünkü tüm biyolojik sistemler bir kaosun ardından doğal zekasıyla kendini yeniden düzenleyebilir. Başka bir deyişle; Doğal Zeka, bir sistemin Biyolojik *Resilyansını yönlendirir.
*Resilyans= Biolojik sistemlerin bozulmaya veya hasara direnerek ve hızlı bir şekilde kendilerini yeniliyerek tepki verme kapasitesidir. Yani kaos temelli dünya düzeninde, karşılıklı ISI farklılıklarına uyum sağlayabilmek.
Modern homo sapienslerde, insan teknik sistemlerinin, evrenin gelişim stratejilerden daha üstün olduğu görülüyor. Bunu maalesef iş dünyasında ve üniversitelerin birçok alanında her gün takip edebiliriz. Ama çağlar boyunca Doğa, insanin mevcut yönetim sistemlerinden ve teknoloji ürünlerinden çok daha gelişmiş organizasyonel formlar, malzeme çesitliği, süreç mühendisliği ve inşaat stratejileri geliştirmektedir. Herhangi bir şeyi kendi başına anlamaya çalıştığımızda, onun Doğal Zeka bazında diğer her şeye bağlı olduğunu görürüz.